top of page

YAPAY ZEKÂ TABANLI TIBBI UYGULAMALARDAN DOGAN HUKUKI SORUMLULUK

Yazarın fotoğrafı: Nahide DEMİRNahide DEMİR
Yapay zekâ, son yıllarda sağlık sektöründe büyük bir gelişme göstermiş ve tıbbi uygulamalarda geniş bir kullanım alanı bulmuştur. Yapay zekâ; tanı koyma, tedavi planlaması, hasta takibi ve hatta cerrahi süreçlerde kullanılmaktadır. Yapay zekanın tıp alanındaki kullanımı, insan hatalarını minimize etme ve klinik karar destek sistemleri aracılığıyla sağlık profesyonellerine yardımcı olma işlevine sahiptir. Bununla birlikte yapay zekanın tıp alanındaki kullanımı, etik, güvenlik ve en önemlisi hukuki sorumluluklar gibi birçok yeni sorunu da gündeme getirmektedir.

Yapay zekâ tabanlı tıbbi uygulamalarda hukuki sorumluluk, geleneksel tıbbi uygulamalardan farklı bir yapıya sahiptir. Geleneksel tıp uygulamalarında hatalı tıbbi uygulamadan doğan sorumluluk, genellikle doğrudan sağlık profesyonellerine aittir. Bununla birlikte yapay zekâ sistemlerinin hatalı tıbbi uygulamalarda bulunması, sorumluluğun kimlere ait olacağına dair önemli bir hukuki sorunu gündeme getirmekte ve bu durum, farklı tarafların hukuki sorumluluğunu doğurmaktadır.

  1. Yapay Zekâ Yazılımını Geliştiren Şirketin, Yazılım ve Yapay Zekâ Mühendisinin Hukuki Sorumluluğu: Yapay zekâ tabanlı tıbbi uygulamalarda, yazılımın geliştirilmesindeki eksikliklerden kaynaklanan tıbbi hatalar, yazılımı geliştiren şirketin hukuki sorumluluğunu gündeme getirmektedir. Yazılım geliştiren şirket, yapay zekâ sisteminin tasarımı, programlaması, eğitilmesi ve test edilmesi aşamalarında yüksek bir sorumluluk taşımaktadır. Yazılımın, yazılım ve yapay zekâ mühendisleri tarafından doğru şekilde geliştirilmemesi, hatalı veri girişi, algoritmanın yanlış çalışması veya yazılımın beklentiler doğrultusunda test edilmemesi, kullanıcıların ve hastaların güvenliğini riske atabilmektedir. Kullanılan verilerin doğru, güncel ve etik olarak temin edilmiş olması da mühendislerin ve şirketin sorumluluğundadır. Bu nedenle, yazılımın geliştirilmesinde herhangi bir hata veya eksiklik olması durumunda, yazılımın sağlayacağı zararlardan dolayı şirket ve mühendisler hukuki sorumluluk altında bulunmaktadırlar.

  2. Sağlık Profesyonellerinin Hukuki Sorumluluğu: Sağlık profesyonelleri, yapay zekanın sağladığı verileri değerlendirerek tedavi yöntemi konusunda kararlar almaktadır. Bu çerçevede yapay zekâ, yalnızca bir destek aracı olarak işlev görmekte ve nihai kararlar, sağlık profesyonelleri tarafından verilmektedir. Sağlık profesyonellerinin yapay zekanın sunduğu verileri yanlış değerlendirmeleri durumunda hukuki sorumlulukları doğabilmektedir. Ayrıca, sağlık profesyonellerinin yapay zekayı kullanırken uygun eğitim ve yetkinliğe sahip olmamaları da bir diğer sorumluluk nedenidir. Cerrahi müdahalelerde yapay zekâ kullanımı, sağlık profesyonellerinin hukuki sorumluluğunda kritik önem taşımaktadır. Cerrahi işlemler, yüksek risk taşıyan ve büyük dikkat gerektiren süreçlerdir, bu nedenle yapay zekanın desteklediği cerrahi sistemler de titizlikle izlenmelidir. Yapay zekâ, cerrahın operasyon sırasında doğru kararlar almasına yardımcı olabilecek algoritmalar sunabilmektedir. Ancak nihai karar her zaman cerrahi profesyonelin sorumluluğundadır. Zira yapay zekâ, cerrahın doğru bir şekilde yönlendirilmesine yardımcı olabilse de sistemdeki herhangi bir arıza veya hatalı veri girişi, cerrahın müdahaleyi yanlış yapmasına sebep olabilmektedir. Bu durumda, cerrahın hem sistemin işleyişini denetleme hem de olası hata durumlarına karşı müdahale etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Cerrahın, bu tür bir hatayı fark etmeden müdahaleye devam etmesi, hukuki sorumluluğunu gündeme getirecektir.

Sonuç

Yapay zekâ tabanlı tıbbi uygulamaların sağlık sektöründeki rolü giderek büyümekte ve tıbbi süreçlerde devrim niteliğinde gelişmelere yol açmaktadır. Yapay zekânın tıp alanında kullanımı, sağlık sektörüne büyük katkı sağlasa da doğru denetim, eğitim ve etik kuralların sağlanması gerektiği de bir gerçektir. Teknolojik gelişmelerin getirdiği yenilikler, sağlık profesyonellerinin, mühendislerin ve yazılım geliştiren şirketlerin sorumluluklarını arttırırken, bu sorumlulukların doğru bir şekilde yerine getirilmesi hem sağlık sektörünün verimliliğini hem de hasta güvenliğini artıracak bir durumdur. Sonuç olarak, yapay zekâ tabanlı tıbbi uygulamalar gelecekte sağlık sistemlerini daha erişilebilir ve etkili hale getirme potansiyeline sahiptir. Ancak bu gelişmelerin etik ve hukuki sorumluluklar ışığında dikkatlice yönetilmesi gerekmektedir. Sağlık profesyonellerinin, mühendislerin ve şirketlerin ortak bir sorumluluk anlayışı içinde hareket etmeleri, yapay zekanın sağlık sistemine entegrasyonunu başarılı kılacak ve hasta güvenliğini en üst seviyeye taşıyacaktır.

KAYNAKÇA

Karacan, P., Irgaz, D. (2023). “Yapay Zekâ Kullanımı için Hukuksal Çerçeve İhtiyacı”. Lexpera Blog


Keleş, Hatice. (2022). “Tıpta Yapay Zekâ Kullanımı”. Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 24(3), s.604-613


Par, Selahattin. (2024). “Yapay Zekânın Sağlık Alanında Kullanımı ve Hukuki Statüsü”. Sosyal Bilimler Dergisi, 10(2), s.179-196


Tarcan, G., Balçık, P., Sebik, N. (2024). “Türkiye ve Dünyada Sağlık Hizmetlerinde Yapay Zekâ”. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, 14(1), s. 50-60


Tezcanlı, Evrim. (2022). “Sağlıkta Yapay Zekânın Hukuki Yönü”. (1. bs). Ankara: Türkiye Klinikleri

Comments


bottom of page